James Franco ve Ailesinin Kara Mizahta Muazzamlaştığı Film
The Disaster Artist
8,5/10
Yetenekli
aktör James Franco’nun tıpkı Wiseau gibi yönettiği ve oynadığı 2017’nin en
başarılı eserlerinden olan bu film, bizlere bu efsane yapımın çekilme aşamasını
anlatıyor. Bu arada hemen söyleyelim: The Room, gerçekten de “enteresan” bir
şekilde kendini sonuna kadar izleten amatör bir film. The Disaster Artist’i
izlemediyseniz, esprilerin yüzde 80’ini anlamak için öncesinde mutlaka The Room’u
izleyin. Bu efsanenin bir dram filminden komediye geçiş sürecini ise Franco, bizlere
tek kelimeyle dahiyane bir anlatımla sunuyor. Üstelik başarılı oyuncu, film
çekimleri boyunca karakterden çıkmamış; yani bütün oyuncu ve set ekibine Wiseau’nun
gözlükleri ve aksanıyla direktif vermiş.
The Disaster
Artist’in en önemli rolleri için resmen “yabancıya gitmesin” denilmiş. Ekip, oyuncu
kadrosuyla tam bir aile: Başkarakterler James Franco ve kardeşi ünlü aktör Dave
Franco’ya ait. İşin ilginç tarafı ise iki aktör de yıllardır piyasada olmasına
rağmen ilk defa burada birlikte rol alıyorlar. Aile bu kadarla sınırlı değil: Dave
Franco’nun filmdeki kız arkadaşını ise onun gerçek hayattaki eşi olan ünlü
aktris Alison Brie oynuyor. Ayrıca Franco kardeşlerin diğer üyesi Tom Franco
ise ufak da olsa Karl rolünü canlandırıyor. Üstelik bir de James Franco’nun Freaks and Geeks (1999) efsanesinden beri en büyük dostu olan ve beraber birçok
bromance filmine imza attığı Seth Rogen da var. En güzeli de, bu aile ortamı,
bizlere o kadar sıcak bir kara mizah örneği sunuyor ki, filmin ne ara bittiğini
anlamıyorsunuz bile!
(Spoiler) James
Franco, Tommy Wiseau’yu gerçekten çok etkili bir şekilde canlandırıyor: Wiseau’nun
The Room’daki o garip mimikleri, hareketleri, konuşma şekli, hatta ses tonu
bile resmen aynısı olmuş. 20 saniyelik de olsa merak edenler şu Jimmy Kimmel
videosunun başına göz atabilir. Ayrıca çatı sahnesinde Franco, Wiseau’nun bastırarak
“ha ha ha” şeklindeki gülmesini bile olağanüstü yapıyor. Jimmy Fallon
videosunda taklidini ve burada da iki filmin benzerliklerini izleyebilirsiniz.
Aslında, Dave Franco’nun filmde canlandırdığı Greg Sestero, The Room hakkındaki
The Disaster Artist kitabını yazmış. Kitap temel alınarak da senaryo yazılmış.
Senaryoyu yazan Scott Neustadter ve Michael H. Weber ikilisini ise (500) Days
of Summer (2009) güzelliğinden tanıyoruz. Bu ikili, The Disaster Artist ile de
beklenildiği üzere Oscar’da En İyi Uyarlama Senaryo adaylığına layık görüldü. James
Franco da Altın Küre’de Komedi / Müzikal Dalında En İyi Aktör Ödülü’nü evine götürdü.
Franco’nun ödüllü
performansı dışındaki oyunculuklar da gayet başarılı. Özellikle kardeşi Dave’in
filmin ilk gösterim sahnesinde ona yaptığı konuşma akıllara adeta kazınıyor. Bu
ilham verici sahneden sonra özellikle ikilinin çatıdaki “parmaklı” diyalogları
da gülümseten başka bir sahne. Seth Rogen ise bildiğiniz gibi: Her zamanki
samimiyetiyle filmin etkili oyunculuklarından birini sergiliyor. Ancak Rogen’in
Neighbors filmlerinde de yan yana rol aldığı ünlü aktör Zac Efron, Chris-R
sahnesinde gerçekten de döktürmüş. Kısa bir bölüm olsa da resmen kahkaha
atmamak elde değil.
Filmin komediyi böyle ince ince
dokuması ise James Franco’nun yönetmen kimliğinin özeninin sonucu. Franco, esprileri
izleyicinin suratına sokmayan kara mizah dolu bu bakış açısı ve karakterlerin gerçekçi
mimikleriyle kalpleri fethediyor. Aslında, filmde gerçekçi olmayan tek
yapaylık, Dave Franco’nun (takma) uzun sakallı haliydi. Bu bile filmdeki gerçekçiliği
tek başına ortaya koyuyor. Genel olarak ise film, Rotten Tomatoes’dan şu 91 puanı
almış olmayı cidden hak eden bir eser. İlk The Room’u, ardından da bu filmi
izleyin, kaliteli kara mizahın zevkini tadın!